Beyoğlu’nun Yeni Gözdesi: Çukurcuma

İstanbul’un son yıllardaki en hip bölgelerinden olan Çukurcuma, 1 sene içerisinde olağanüstü bir değişime uğrayarak bütün gözleri üzerine çekti.

 

Zülfü Livaneli, “Paris güzel bir salon, Londra güzel bir park, Berlin güzel bir kışla ama İstanbul güzel bir şehir” diyerek anlatıyor İstanbul’un güzelliğini. İstanbul hem narin, hem sert, hem gizemli, hem dokunaklı, hem mutlu, hem de hüzünlü bir şehir. Her sokağında ayrı bir hikayenin yazıldığı, her caddesinde başka bir hayatın var olduğu bir yer. Bağımlılık yapan bir şehir İstanbul, terk edince hemen kendini özleten bir cevher…

İstanbul’un son yıllardaki en hip bölgelerinden olan Çukurcuma, 1 sene içerisinde olağanüstü bir değişime uğrayarak bütün gözleri üzerine çekti. Antikacıları, şirin kafeleri, fırınları, 2. el eşya, giysi satan dükkanları, barları, pubları ve sergileri ile Çukurcuma hiç olmadığı kadar “hayatta”. İstanbul’un birçok eski semtinde olduğu gibi burada da sokakların dar, kaldırımlar az olması semte mistik ve karakteristik bir hava katıyor. Gündüzleri ziyaretçilerine eski İstanbul yolculuğu yaptıran Çukurcuma, havanın kararmasıyla birlikte gençlerin hakimiyetine teslim oluyor. Burası için söyleyebileceğimiz tek bir cümle var: “Çukurcuma asla uyumuyor, asla yorulmuyor!” 

İstiklal Caddesi ve Cihangir arasında kalan Çukurcuma’da neredeyse bütün binalar eski. Tarihi Beyoğlu yapılarının hüküm sürdüğü semtte restorasyon çalışmaları hala tüm hızıyla sürüyor. Bu değişim sayesinde daha canlı renklere kavuşan semt, cıvıl cıvıl kelimesinin hakkını tam anlamıyor veriyor.

1

  • Çukurcuma’da her sokakta en az bir binada sarmaşıklar görmeniz oldukça doğal. Bu semt sarmaşıklarıyla da ünlü. “Bir dirhem et bin ayıp örter” sözünün canlı kanıtı gibi.
  • Semtin en ünlü yeri şüphesiz ki Masumiyet Müzesi. Eğer bu muhteşem müzeyi ziyaret etmeyi düşünüyorsanız önce Orhan Pamuk’un harika kitabını okumanızı tavsiye ederiz. Bu sayede müzeden çok daha etkilenmiş bir şekilde ayrılabilirsiniz.
  • Burada her şeyi ama her şeyi bulabilirsiniz. Eski oyuncaklar satan dükkanlar, vintage ürünler, art deko eşyalar ve daha neler neler… Nadir bulunan opera dürbünleri, mücevherler, kristaller, büstler ve daha nicesi Çukurcuma'da keşfedilmeyi bekliyor. Çukurcuma bakmayı bilene adeta bir cennet!
  • Çukurcuma’da meşhur Cafe 49’dan bir şeyler atıştırdıktan sonra kafenin hemen sol tarafında yer alan İpek Kundura mutlaka ziyaret edilmeli. Tapet dans ayakkabıları, 20’li 30’lu yılların Lindy Hop’ları, kocaman fiyonklu 60’lı yılları anımsatan babetler ve daha fazlası bu dükkanda…
  • Geçmişe duyulan özleminizi eşyalarla gidermek istiyorsanız Müstamel Eşya Evi’ne bir kere uğramanız yeterli. Vintage’in şıklığına daha yakından tanık olup, birbirinden güzel eşyalar arasında evinizi canlandıracak bir parça seçmekte zorlanacaksınız.
  • Bindallılar, bohçalar, yatak örtüleri ve cepkenlere meraklı olanlar için Leyla Ottoman doğru adres. Dükkandaki birçok eşya ikinci el olarak nitelendirilmesine karşın hiç kullanılmamış.
  • Duvarlarında kocaman kedi çizimleri olan Kedi Cafe, küçük ama ferah bir mekan. Çukurcuma’nın en sevimli mekanlarından olan Kedi Cafe’deki taze limonata, tart, latte ve cheesecake denemeniz gereken lezzetler arasında yer alıyor.

2

  • Vitrininde olanca güzellikleriyle turşularını sergileyen Asri Turşucu, Çukurcuma’nın en ünlü mekanlarından. Şehir dışından gelip Çukurcuma’yı gezenler sırf turşu suyu içmek için özellikle buraya uğruyor.
  • Zihni Sinir’in çılgın projelerine aşina olanlar, bu projelerin hayata geçirilip satıldığı Profesör Zihni Sinir Dükkanı’nın da müdavimleri olmuş. Birbirinden ilginç, sınırları zorlayan eğlenceli projeler bu dükkanda sizleri bekliyor.
  • Catherine Zeta Jones, Elizabeth Hurley, Liz Taylor ve Charlize Th eron gibi yıldızlara da tasarımlar yapan Kamer Kıraç’ın dükkanı Kamer Kıraç Jewellery’nin mücevherlerinde ağırlıklı olarak pırlanta, yakut ve zümrüt kullanıyor.
  • Kendinizi Soul Kitchen filminin setinde gibi hissedeceğiniz SOTA, daracık bir kapıya sahip, yüksek tavanlı bir mekan. Koltukların hepsi farklı bir döneme ait ve küçük bir sahnesi var. Biraz ilerleyince bahçeye çıkıyor ve şehrin keşmekeşinden tamamen soyutlanıyorsunuz.

İstanbul’un en eski semtlerinden Çukurcuma’da nostaljik bir gün geçirmek için yapmanız gereken şeyler çok basit. Alın yanınıza fotoğraf makinenizi, giyin en rahat ayakkabınızı ve yola koyulun. Çukurcuma’yı dinlemeyi sakın unutmayın, çünkü bu semtin size anlatacağı konular ve göstereceği yerlerin sayısı oldukça fazla. Doğu ile Batı’nın bir sentezi olan Çukurcuma, karakterinden ödün vermeyerek kendisine ait olmayan birini de kolayca sarıp sarmalıyor.

3

 

Cookies allow us to offer our https://jabiroo.com/ website and our services more effectively. For more information about cookies, you can visit our Cookie Policy.