Kendinizi hiç bilmediğiniz bir şehrin sokaklarına bırakıp, özgürce kaybolmak gibisi yoktur. Ancak seyahat ederken yaşadığımız o tatlı “kaybolma hissi” her ne kadar hoşumuza gitse de, bizi hiç düşmek istemeyeceğimiz turist tuzaklarına sürükleyebilir. İşte bu tip tuzaklara düşmeden, ilk defa gideceğiniz bir şehri bile kendi şehrinizmişçesine “yerlisi gibi” gezmenin altın kurallarını sizler için yazdık:
1- Gideceğiniz yerden arkadaşlar edinin
Seyahat planınızı yaptınız ve artık geri sayım başladı! Şu aşamada yapacağınız en iyi şey –eğer gideceğiniz yerde oralı bir arkadaşınız yoksa- o şehirde yaşayan bir arkadaş edinmek olacaktır. Bu söylediğimizi sosyal medya aracılığıyla kolaylıkla başarabilirsiniz. Facebook’ta bulunan lokal şehir gruplarına kaydolarak bir mesaj yazabilir ve birilerinin size yanıt vermesini bekleyebilirsiniz. Eğer bunu yapmak için zamanınız yoksa, şehre ulaştığınızda lokasyon tabanlı mobil arkadaşlık uygulamaları imdadınıza yetişecektir. Bundan sonra geriye, yeni arkadaşınızdan şahane tavsiyeler almak kalıyor!
2 - Düşük sezonda seyahat edin
Yüksek sezonda seyahat etmek, sizi başlangıçta bahsettiğimiz “turist tuzakları”na karşı açık hedef haline getirir. Bu turist tuzaklarını kısaca şöyle özetleyebiliriz: Hiçbir özelliği olmamasına rağmen dolup taşan ve asla iyi yemek yiyemeyeceğiniz restoranlar, abartılmış etkinlikler ve aşırı popüler tur / mekanlar. İşte tüm bunları bir kenara atıp şehri telaşsız ve tadını çıkararak keşfedebilmek için düşük sezonu tercih edin.
3 - Toplu taşıma kullanmaya çalışın
Bir sürü turistin doluşup sadece şehirlerin en bilinen cazibe merkezlerini görmek için kullandıkları pahalı tur otobüsleri yerine toplu taşıma otobüslerini kullanın! Böylece normalde asla bulamayacağınız saklı hazineler, şahane sokaklar ve şehrin esas dokusuna kolayca ulaşabilirsiniz. Toplu taşıma ile seyahat ederken yerel halkla sohbet etme imkanı da cabası!
4 - Otel yerine AirBnb tercih edin
Farklı bir deneyim yaşamak için seyahate çıkıyorsanız ve bu kez gerçekten “yerlisi gibi” gibi hissetmek istiyorsanız otel rezervasyonu yapmak yerine rotanızı AirBnb’ye çevirin. Mümkünse gideceğiniz yerin hip bir lokasyonunda bulunan paylaşımlı bir ev kiralayarak hem ziyaret ettiğiniz şehre ait yerel bir evde konaklayabilir, hem de ev sahipleri / evin diğer konuklarıyla bol bol sohbet etme fırsatı yakalayabilirsiniz.
5 - Taksi şoförleri ile sohbet edin
Bir şehirdeki en salaş ve lezzetli restoranları, yeni yeni parlayan mekanları ve keşfedilmemiş köşeleri bilen birini arıyorsanız hemen bir taksiye binin! Çünkü taksi şoförleri deyim yerindeyse birer şehir rehberi gibidir. Bu yüzden şehir içindeki seyahatlerinizde taksi şoförleriyle sohbet edin ve onlardan şehirleri hakkında bol bol tüyo alın. Çok faydasını göreceksiniz.
6 - Yerel mobil uygulamaları araştırın
Seyahat ettiğiniz ülkede / şehirde popüler olan mekan ve gezi uygulamaları için hemen AppStore ya da Google Play’i ziyaret edin. Bu tip uygulamalarda hem en iyi mekanları bulabilir hem de o şehirde yaşayan insanların yorumları ile kafanızdaki sorulara yanıt bulabilirsiniz.
7 - Bir profesyonelden destek alın
Bir şehri en iyi, o şehirde yaşayan ve o şehrin ruhunu içine çekmiş insanlar bilir. Tabii bir de bu işin gurusu olmuş seyahat profesyonelleri! Bu yüzden gideceğiniz şehirde akla gelen ilk seçenekleri istemiyorsanız, bir seyahat danışmanlık firmasından kendinize ve eğilimlerinize uygun bir seyahat rehberi alabilirsiniz.