Mutlaka Görülmesi Gerekenler: İspanya’nın en önemli 2.tablo koleksiyonuna sahip Güzel Sanatlar Müzesi, 13. Yüzyıldan kalan Santa Ana Kilisesi, Giralda minaresi, 15.yüzyıldan kalan Sevilla Katedrali, Alcazar Sarayı, Torre del Oro gözlem kulesi, Maria Luisa Parkı.
- Sevilla’nın merkezinde, Müslümanlar zamanında camiyken 1248’de şehri ele geçiren 3. Felipe tarafından gotik bir kiliseye çevrilen Santa Maria Katedrali yer alıyor. Caminin minaresi “La Giralda” ise çan kulesine çevrilmiş. Kuleye çıkıp, Sevilla’nın muhteşem manzarasını 95 metre yükseklikten kuş bakışı seyretmeye doyulmuyor.
- Şehrin simgesi Alcázar Sarayı da görülmesi gereken bir diğer yer. Gotik, Barok ve Rönesans stillerinin karışımı bu etkileyici sarayın bahçesi ise harika! Rengarek, mis kokulu çiçeklerle dolu bu labirent şeklinde bahçede kaybolmamaya dikkat edin!
- Flamenko gösterileri, akşam 19:00 ve 21:00 olmak üzere 2 seans halinde düzenleniyor. Santa Cruz’daki Casa de la Memodia de Al-Andalus isimli “tablao” yani flamenko kulübündeki gösteriler şehrin en iyisi. Yer bulabilmek için biletlerinizi önceden almanızı öneririz.
- Guadalquivir Nehri nazlı nazlı Sevilla’nın ortasından geçiyor. Nehir boyu yürüdüğünüzde, meşhur Triana Köprüsü’nden karşıya geçebilirsiniz.
- Altın Kule’nin önünden kalkan tekne turları sırasında, Guiness Rekorlar Kitabı’na giren, dünyanın en uzun ve tek parça olan köprüsünü görecek, bu sırada Expo ’92‘nin Sevilla’ya kazandırdığı çağdaş mimari yapılara hayran kalacaksınız.
- Bizet’in Carmen’i ve Mozart’ın Figaro’nun Düğünü dahil 100’ü aşkın operaya ruh vermiş, UNESCO tarafından “Müzik Kenti” ünvanına layık görülen Sevilla’dan bir opera izlemeden ayrılmayın.
- Maria Luisa Parkı'nı görmelisiniz. Yeşillikler arasında kendinizi kaybetmişken parkın Parkın içindeki Arkeoloji Müzesi’ni de gezmenizi tavsiye ederiz.
- Paskalya ile başlayan ve Ekim ayına kadar devam eden boğa güreşlerini fırsat bulursanız izlemelisiniz. Sevilla’nın en eski ve önemli arenası “Plaza de Toros de la Maestranza” bir gösteriyi izlemek için ideal.