Tiren Denizi'nden masmavi gökyüzüne doğru yükselen herhangi bir adadan bahsediyor olsaydık tabi ki pek bir önemi olmazdı ancak söz konusu ada Capri ise bakir koyları, butik limanı ve etrafınızı saran limon ağaçlarının kokusu başınızı döndürmeye yetiyor.
Öyle ki, Roma Dönemi'nde keşfedilen ada tarih boyunca sanatçıların, aristokratların gözde destinasyonu olmuş. Roma İmparatorluğunun ikinci imparatoru Tiberius'un Villa Jovis'ten hükmettiği bir yonetim gücüne ev sahipliği yapan ada ilham veren manzarası, liberal yaşam tarzı ve özgünlüğüyle 19. yüzyılın ortasında aydınların, yazarların, varlıklı ailelerin vazgeçilmezi olmuş. Lenin'in 1910 yılında adaya yaptığı ziyarette neden " Capri size her şeyi unutturur" sözünü söylediğini adaya gelip, bahar mevsiminin güzelliklerinde kendinizi unuttuğunuzda anlıyorsunuz.
Capri’nin gerçekliğini, ruhunu, bahçelerden yükselen çiçek kokularının tadına varmak için Mayıs ayını tercih etmelisiniz. Hareket ve kalabalıktan hoşlananlar için yaz sezonu tabi ki çekici ve baştan çıkarıcı ama biraz sükûnet ve sakinlik arayanların Mayıs ayında kendilerini Capri Adası’nın turkuaz mavi ve su yeşiliyle bütünleşen hayatına bırakmalarını şiddetle tavsiye ederim.
- Capri'ye geldiyseniz Marina Grande her koşulda uğramanız gereken bir noktadır. Uzaktan bakıldığında renkli şekerleme kutusu gibi görünen villaları, plajı ve tabi ki manzarasıyla adanın favori yerlerinden.
- Capri Adası'nın kalbi The Piazzetta zarif bir tiyatro sahnesi gibi. Tarihi kilisenin etrafını saran sevimli ve şık kafeler, beyaz ceketleriyle en şık hizmeti veren garsonlar, sabahın ilk saatlerinden gecenin sonuna kadar hareket halinde olan bu meydanda atıştırmalık ve bir kadeh içki almadan adadan ayrılmamalısınız.
- Eski çağlardan beri var olduğu kanıtlanmış olsa da 1826 yılında alman şair August Kopisch tarafından yeniden keşfedilen sualtı mağarası Grotta Azzurra, doğanın gerçek bir sanatçı olduğunu görsel bir şölenle anlatıyor. Küçük teknelerle dolaşabildiğiniz mağaranın masmavi ışıltısı küçük bir gökyüzü oluşturuyor. Havuz gibi görünen denizde yüzmek isterseniz kimse size dur demez!
- Piazzetta'daki keyifli saatlerinizi tamamladıysanız sıra Tragara Hotel'in önünde yer alan Belvedere di Tragara bahçesinden Faraglioni Kayaları'nın nefes kesen görüntüsünü izlemeye geldi. Buradan başladığınız seyir keyfine daire şeklinde ilerleyen yürüyüş yolunda devam ederek Capri'nin muhteşem manzarasını fotoğraflayabilirsiniz. Sahil çevresinde dolaşırken kayalığın üzerine düşen bir kırmızı andıç kuşunu andıran ve Adalberto Libera tarafından modern çizgilerle inşa edilen Villa Malaparte'yi görmelisiniz.
- Arco Naturale; adanın doğu kıyısında, Paleolitik Dönem'den kalmış olan ve mağaranın çökmesiyle oluşan bu doğal kemer, penceresinden gösterdiği turkuaz mavi deniz ve kayalıklarıyla doğanın görsel şölenleri listesine ekleniyor.
Ada Mutfağı ve Öneriler
Capri, karmaşık olmayan mutfak geleneklerini balıkçılık ve kırsal tarımla oluşturmuş. Güney İtalya'nın başlangıç lezzetleri arasında “buffalo mozzarella”, “Caprese” salatası, fesleğenin değdiği tüm yemekler yer alıyor. Devamında caciotta peyniri ve taze mercanköşkü ile doldurulmuş, domates sos ile servis edilen “ravioli caprese” yenmeli yanında da bölgenin şarapları yudumlanmalı. Güzel bir akşam yemeğini tamamlayan tatlı faslında ise ev yapımı bademli çikolatalı kek eşlik etmeli! Akşam henüz bitmedi diyorsanız buz gibi bir Limonchello’ya hayır diyemezsiniz!
- J.K. Palace Hotel'in içinde yer alan JKitchen Napolili şef Eduardo Estatico'ya emanet; şey kalamarından levrek filetosuna kadar deniz mahsullerini en iyi tatlarla sofranıza getiriyor. Geleneksel Akdeniz mutfağı lezzetlerini terasta keyifle yerken adanın panoramik manzarası bu tabloyu tamamlıyor.
- Daha rustik bir atmosferde yemek yemeyi tercih ediyorsanız Da Paolina tam da adanın limon kokulu karakterini anlatıyor. Limon ağaçları altında, demir ferforjeli sandalyeleri ve baharı müjdeleyen masa örtüleri eşliğinde deniz mahsullerinin ve balık çeşitlerinin tadına bakmalısınız.
- İtalya'da İtalyan pizzası yemeden dönülmeyeceğini biliyoruz; o yüzden biz Pizzeria Mammà'yı tercih ettik.
- Sorrentine Yarımadası manzarası ve sade dekorasyonuyla La Grotelle listenizde yer almalı.
- 1931 yılından beri hizmet veren, pembe masa örtüleriyle nostaljik bir havası olan La Capannina, ada mutfağını en iyi sunan restoranlar arasında. Taze balık ürünleri ve deniz mahsullerinin her biri denenmeye değer.
- Adanın huzurlu ruhuna uygun, bir restorandan ziyade en sevdiğiniz teyzenizin evine gelmiş gibi hissettiğiniz E'Divino, rahat koltukları, duvarları süsleyen ve darmadağınık yerleştirilmiş objeleriyle adada turistten çok yerel halkın bulunduğu nadir restoranlardan.
Capri Adası’nda Nerede Kalınır?
Hotel Punta Tragara
(Otel hakkında detaylı bilgi için tıklayın!)
Capri Tiberio Palace
(Otel hakkında detaylı bilgi için tıklayın!)